Dünyadaki 170 den fazla ülkenin iletişim (komünikasyon) sistemlerinin (telli-telsiz hatlar ve uydular dahil) birbirlerine bağlı olarak oluşturdukları yeryüzü iletişim ağını düşünelim. Bu ağ üzerinde telefon, telgraf, telex, radyo, televizyon gibi iletişimi sağlayan aygıtlar vardır. Şimdi bunların yanına bilgisayarlar da eklenmiştir. Bütün bu sistem, yeryüzü iletişim ağını oluşturur.
İnternet, yeryüzü iletişim ağında bilgisayarların oluşturduğu bir alt kümedir. Başka bir deyişle, evlere ulaşan basit telefon hatlarından başlayarak diğer iletişim araç ve gereçleri yardımıyla birbirleri arasında iletişim kurulan milyonlarca bilgisayarın ve onları birbirlerine bağlayan aletlerin oluşturduğu bir donanımlar sistemidir. Mecazi anlamıyla, internet, siber uzayın fiziksel mekânıdır. Super iletişim otoyoludur. İnternete bağlı bilgisayarların markaları ve kullandıkları işletim sistemleri ne olursa olsun, birbirleri arasında iletişim sağlanır. Bunu sağlayan özel yazılımlar vardır. İnternet protokolu diye bilinen bu yazılımlar, TCP/IP kısaltmalarıyla bilinir. Bunlar İngilizce "Transmission Control Protocol/Internet Protocol" deyiminin baş harflerinden oluşur. İnternete bağlanan her bilgisayara bu yazılımlar yüklenmelidir. Onlar olmadan, bilgisayar internetteki diğer milyonlarca bilgisayarla iletişim kuramaz Ama internet kullanıcısı bu yazılımların ayrıntılarını bilmek zorunda değildir. Bunlar bilgisayara yüklenince, etkileşimli arayüzler yardımıyla, hemen herkes interneti kolayca kullanmaya başlar.
İnternetin sahibi yoktur. Bir kişi, bir kurum ya da bir devlet onun üzerinde hak sahibi değildir. Bütün ülkelerin iletişim ağları devrededir. Bunlar için, her ülkede internet kullanıcıları ya hat kirası öder ya da yurttaşlardan toplanan vergilerle bu iş yürütülür. Bunun yanında, internetin yapısını ve satandartlarını koyan, onun gelişmesini sağlayan uluslararası gönüllü kuruluşlar vardır. Bilim ve teknolojinin her alanında olduğu gibi, internettede yeni ve iyi buluşlar, kendiliğinden eskinin yerini alır.